Türkiye’deki önemli Onkologlardan biri olan ve siz üyelerimizin sorularını yanıtlayan Dr. Süalp Tansan ile yetişkinlerde kanser tedavileri üzerine söyleşmeye devam ediyoruz.
ailem.com: Son bir yıl içinde özellikle kanser tedavilerinde ne tür gelişmeler yaşandı?
Dr. Süalp Tansan: İki ana konuda önemli gelişmeler yaşandı. Birincisi adjuvant tedavi, yani ameliyat sonrasında hastalık geri gelmesin diye – sigorta mahiyetinde- yapılan tedavilerin onkolojide devrim yaratıcı nitelikteki olumlu sonuçları oldu. Adjuvan tedavilerin yararları akciğer, meme ve kolon kanserlerinde yeniden tanımlandı. İkinci önemli gelişme hedefe yönelik tedaviler konusunda yapılan araştırmaların birden fazla hedefe yönelik ilacın çok önemli hastalıkların seyrini olumlu şekilde değiştirdiğinin gösterilmesi oldu.
ailem.com: Trastuzumab (Herceptin)’un Erken Evre Meme Kanserinde Rolü nedir?
Dr. Süalp Tansan: Trastuzumab daha önceki yazılarımda bahsettiğim gibi meme kanseri hücreleri üstünde bulunan her-2 (c-erb B2) onkojenine bağlanan bir monoklonal antikor. Bu onkojen tüm meme kanseri vakalarının %30’unda bulunan bir nevi beslenme ağızcığı. Patoloji’de meme kanseri blokları üstünde immun boyama veya FISH yöntemi ile varlığı belirleniyor. Her-2 pozitif olan kanserler genellikle daha agresif olan, metastaz kapasitesi yüksek ve standart kemoterapiye dirençli olabilen tümörler. Trastuzumab gerek tek başına gerekse kemoterapi ile beraber bu tümörlerde olağanüstü etki gösterebiliyor. Zaten bu yüzden son bir iki senede metastatik olup her-2 pozitif olan tümörlerde, trastuzumab tedavinin vazgeçilmez bir parçası haline gelmişti. Son bir yılda iki önemli ve büyük araştırma trastuzumab’ın erken evre (her-2 pozitif) meme kanserlerinde kemoterapiye eklendiğinde sadece kemoterapi alan hastalara kıyasla kanserin geri gelme riskini yarı yarıya azalttığı ortaya çıktı !! Bu nedenle artık her-2 pozitif ve yüksek risk (lenf bezi pozitif veya lenf bezi negative olup olumsuz özellikleri olan) meme kanserlerinde adjuvant tedavinin vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Tek problem, trastuzumab alan hastalarda %3 oranında artmış bir kalp yetmezliği riski olması (ki bu da genellikle yaşlı kalp hastası veya kontrolsuz hipertansiyonu olan hastalarda görülüyor). Bundan sonra meme kanserinde ameliyat olan her hastada östrojen ve progesterone reseptör tayinine ek olarak tümörde mutlaka her-2 durumunun belirlenmesi en baştan gerekli olacak. Tedavi biçimine de buna göre karar verilmeli ve tercihen en yakın zamanda ülkemizde erken ever meme kanseri tedavisinde trastuzumab’ın yararın tanınıp ilacın bu endikasyon için de sağlanmasının yollarının bulunması gerektiğini düşünüyorum (Şu anda sadece metastatik hastalar için devlet trastuzumab sağlıyor).
ailem.com: Meme kanserinde diğer önemli gelişmeler nelerdir?
Dr. Süalp Tansan: · Beslenmede yağ oranının düşürülmesi ve düzenli egzersiz – her ikisi de bağımsız olarak, erken ever meme kanserinde hastalığın geri gelme riskini %25-50 oranında düşürebiliyor
· Aromatoz inhibitörleri erken evre meme kanserinde hastalığın geri gelme riskini tamoxifene kıyasla daha çok düşürüyor
· 50 yaş altı kadınlarda dijital mamografi standart mamografiye oranla meme kanserini daha kesin bulabiliyor
ailem.com: 2. Kemoterapi’nin erken evre Akciğer Kanser’indeki rolü nedir?
Dr. Süalp Tansan: Senelerdir kemoterapinin erken ever akciğer kanserinde yararlı bir rolü gösterilememişti. Erken Evre akciğer kanserleri daha önce de bahsettiğim gibi geri gelme riski yüksek olan kanserler. Son bir senede sonuçları açıklanan çok önemlive büyük bir araştırma erken ever akciğer kanserlerinde adjuvant kemoterapinin ameliyat sonrası hastalığın geri gelme riskini %40 azalttığı gösterildi ki bu geri gelme riski yüksek olan bu hastalıkta devrim özelliği taşıyan bir sonuç olarak algılanmalı. Bu da demek ki akciğer kanseri teşhisi olan her hasta mutlaka Medikal Onkoloji uzmanına danışmalı ve kemoterapiden yarar görüp göremeyeceğini öğrenmeli.
ailem.com: Akciğer kanserinde başka önemli gelişmeler var mı?
Dr. Süalp Tansan: · Metastatik akciğer kanserinde Bevacizumab- Avastin (damarlanmayı önleyen bir monoklonal antikor) kemoterapiye eklendiğinde surviyi (yaşamı) önemli ölçüde uzatabiliyor. Bu ilaç metastatik akciğer kanserlerinde (küçük hücreli dışı) epidermoid kanser dışında tüm türlerinde kullanılabiliyor (bu da tüm hastaların üçte ikisi demek). Bevacizumab (Avastin) ‘in Şubat 2006 sonunda Türkiye’de piyasaya çıkması bekleniyor.
ailem.com: Kolon kanserinde Oxaliplatin adlı ilacın rolü nedir?
Dr. Süalp Tansan: Oxaliplatin kanser tedavisinde kullanılan üçüncü jenerasyon platin grubu bir ilaç. Daha once yapılan çalışmalarda oxaliplatinin standart kemoterapiye eklenmesinin hastaların ömrünü uzattığı ve tedavinin başarı şansını arttırdığı gösterildi. Son yılda iki önemli çalışma erken evre kolon kanserinde (Evre II-III) oxaliplatin’in kemoterapiye eklenmesinin (FOLFOX tedavisi) kanserin geri gelme riskini %21-24 oranında azalttığını gösterdi. Bu da demek ki kolon kanserinden ameliyat olan her hasta doktoruna ameliyat sonrası oxaliplatin içeren bir tedaviden yarar görüp görmeyeceğini sormalı.
ailem.com: Kolon kanserindeki diğer önemli gelişmeler nelerdir?
Dr. Süalp Tansan: · Metastatik kolon kanserinde Bevacizumab (Avastin) kemoterapiye eklendiğinde sadece kemoterapi alanlara kıyasla hastanın ömrünü ve tedaviye cevap verme olasılığını önemli ölçüde arttırıyor. Metastatik kolon kanseri tedavisi alan tüm hastalar doktorlarına Bevacizumab tedavisinden yarar görüp görmeyecekleri konusunda mutlaka danışmalılar.
Bunların dışında birçok hastalıkta ufak da olsa gelişmeler yaşanmakta. Görünen o ki hedefe yönelik ilaçların sayısının ve cinsinin artması ile beraber kanser tedavisinde yeni bir çığır açılmakta. Önümüzeki günlerde umarım daha birçok yeni ve etkili tedavilerimiz olacak ve bunlar sayesinde kanserli hastalarımız daha uzun ve daha sağlıklı yaşama şansı ve iyileşme şansı bulacaklar.
Ailem.com / 06.05.2006