Bağışıklık sisteminin, eskiden, kanserde çok önemli olmadığını düşünürdük, bir iki kanser türü dışında. Şimdi anlıyoruz ki, öyle değil. Kanserle savaşan asker hücrelerimiz, T hücreleri, yani T lenfositleri, üzüntü ve büyük stres altında çok iyi hareket edemiyor, tembelleşip aptallaşıyorlar. Aslında vücudumuzda her gün, kanser hücreleri oluşuyor ama bizim T lenfositlerimiz onları tanıyor, “Gel buraya edepsiz!” deyip onları yiyor. T lenfositleri aptallaşıp, tembelleşip, kanser hücrelerini fark edip saldıramadığı zaman, o kanser hücreleri büyüyorlar, çoğalıyorlar, kendilerine damar yaparak, gerçek kanser haline geliyorlar. Şimdi onkolojideki en yeni yaklaşım, bu T hücrelerini, kansere karşı daha aktive etmek.Bu maksatla halen 5 immünoterapi ilacı (pembrolizumab, nivolumab, atezolizumab,durvalumab, avelumab) çeşitli kanser tiplerinde yaygın olarak kullanılmakta. Bu ilaçlarla hem tedaviye alınan cevap şansı artmakta hem de çok uzun sağkalım süreleri görmekteyiz.
Dr. Süalp Tansan